24 Mayıs 2016 Salı

Bırakalım mı artık?

Oysa ki ne kadar mutludur uyanık üşengeçler, insanlar arasındaki hükümdarlar, havanın kararmasıyla birlikte bir mekanın koltuklarında oturup, bir terasın korkuluklarında durup, aşağıdaki ışıklara ve denize, gün batımının koyu renginde eriyen uzak dağ şekillerine, soluk bir mürekkeple çizilmiş gibi duran zirvelerin üzerindeki kozalaklı siyah ağaçlara, sessiz, kederli, yasak sahil şeridi boyunca lâl ve yeşil parıltılar içinde çağıldayan suya bakıp, yoğun bir haz ve esrik bir sızı duyabilen renkli, müthiş beyinler.

Bizler kendi mutsuzluğumuzun sebebini bilemiyor, bulamıyoruz.Ya intihar mektupları oluyor tek eğlencemiz, ya da bir idam sehpası!
Başkalarının keyif alarak yaşayabilmelerini kıskanıyor, anlamsızlıklarıyla suçluyoruz belki onları.
Ama idrak edebiliyoruz ki bu suçlamalarımız ancak bir çocuğu tatmin edebilir.Sanıyorum ki sonraki hayatımızda, şu bahsi geçen "diğer insanlar"ın aslında bizler olduğunu öğreneceğiz. 

Depresyonda olup olmadığımdan emin değilim. 
Yani, mutsuz değilim
ama mutlu da değilim. 
Gün içinde espriler yapıp gülebiliyorum fakat bazı geceler yalnız kaldığımda,
nasıl hissedildiğini unutuyorum.
-John Green


1 yorum:

  1. Senin şu kalemin, düşüncelerin.. Kalemine sağlık kardeşim.

    YanıtlaSil